Perşembe, Eylül 03, 2009
Vardı dün akşamdan beri bu bavulda bir şey zaten.Dün yerleştirdim her şeyi hazırım dedim,kapının önüne koyayım dedim ,tekerleği kırıldı.Sığdıracak boyutta başka bir alternatif bulamadığımdan,şu herkesin kullandığı boy boy lacivert bavulların en büyüğünü aldım ve biraz eksilterek tekrar yerleştirdim eşyalarımı.
Bu sabah 1.5 saatlik yolculuğun ardından,havaalanında bavulumu bekliyorum ,alıp çıkayım bir an önce diye ama bir türlü gelmiyor.En sonunda herkesin evinde bulunması muhtemel bavul ve ben kaldık başbaşa. Ama üstünde başka bir isim.
Aradılar o isme ait kayıtlardaki telefon numarasını kullanılmayan bir telefon numarası.Rapor tuttular,prosedürü anlattılar ve buluruz bavulunuz kaybolmaz dediler.Çıkarlarımı koruyan prosedürü sevdim,benim bavulumu alan kişi bana bavulu getirecek ,ben kontrol edeceğim eksik var mı yok mu,eksik yoksa elimdeki raporu onlara vereceğim,onlarda raporla gidip havaalanından kendilerine ait bavulu alabilecekler.
Ben elimde sadece laptopumla çıktım havaalanından.Uzun bir yolculuk ve kalacağım yerdeyim.Öğle vaktini çoktan geçti ,haber yok firmadan.Ben aradım,biletin alındığı acentayı arayın yada bana biletin alındığı acentanın ismini verin,ailem araştırsın Adana’da dedim.Ben akıl veriyorum, bu sorunla bin kez karşılaşmış olması muhtemel firma çalışanlarına.Biraz zaman sonra aradılar beni ,aramışlar ,acentanında numarası kapalıymış,sesli mesaj bırakmışlar.Gülünç açıklamalardı bunlar gerçekten…
Bende bu arada boş durmamıştım tabi.Hep böyle karmaşaları benim çözmem gerekirdi zaten.Bana kalan bavulun üstündeki ismi bir dedektif edasıyla google’a yazdım,karşıma 7.sınıf öğrencisi bir kızın Mersin’de dershane kaydı çıktı.Dershaneyi aradım,bana numarayı vermediler haklı olarak ,bende siz ulaşın ,durum bundan ibaret, beni arasınlar dedim.
Nitekim aradılar beni, kayıt yapmaya gelmiş bir aile,muhtemelen uçakta benim yanımda oturan insanlar.Kızları inanılmaz dikkatimi çekmişti zaten davranışları,tam benim yanımda oturan babasına sorduğu ilginç sorularıyla.Telefonda biraz pişkin bir şekilde “ay orası bize çok uzak siz gelseniz ,bavulları değiştirsek“demeye kalkıştılarsa da,ciddiyetle kendi hataları nedeniyle tam 4 saattir konaklayacağım yerde beklemek durumunda kaldığımı,elimde bavul değil,rapor olduğunu ve onsuz bavulu alamayacaklarını duyunca , getireceklerini söylediler.
Bekliyorum bende gelsinler diye. Bu nasıl bir yüzsüzlüktür , pişkinliktir bilmem.Havaalanından aradı bu insanlar beni.Görevli benden onay bekliyor ver dersem verecek,verme dersem vermeyecek.O kadar çirkef bir kadınla karşı karşıyaydım ki telefonda,oğlunun okul kaydı,yurt kaydı,fransa’ya gitsem oraya da mı getireceklermiş gibi ilginç saptamalarıyla sinirimi iyice zıplattı.”Aman al bavulunu defol git “dedim kadına,”o çok aradığın yurduda bulamazsın inşallah” dedim içimden.Tekrar havaalanına gittim,olaylı bavulumu almaya...
Dakika bir gol bir işte:)Bu olumsuzluğa rağmen,tanıştığım teyzeyle “yaşamdan bir kuple ” ve “gezelim,görelim,tanıyalım ” konu başlıkları dahilinde keyifle sohbet ederek ,yaptığımız havaalanı-konaklama mekanı arası havaş turundan inanılmaz mutluluk duydum.
Gaziantep’teki teyzelere oranla buradaki teyzeler fonetik ,cümle kurma,gırtlak yapısı bakımından kulağa çok hoş gelen namelere sahipler.Bakımlılar,nazikler,çok çok farklılar ama bir ortak yönleri var 2 şehrin kadınlarının;cüzdanlarından oğullarının vesikalık fotoğrafını çıkarıp gösteriyorlar…
Çok yoruldum ,çok koşuşturdum ve inanılmaz bir vasıta değişimi yaşadım bugün.Dolmuş,otobüs,minibüs,taksi ne varsa bindim,henüz şehri gezemedim ama ona da adım atacak halim kalmadı gerçekten.
En güzeli tarafıysa insanlar gülüyor,gülümsüyor bu şehirde.2.tur havaalanı dönüşünde ,bavulu aşağı bagaja koymadım,yanıma almak istedim,sürücü bana "neden"diye sordu,bende durumu anlattım.Adana’da yada Antep’te onun konumunda biri olsaydı karşımdaki “hayır aşağı koyacaksın “ diye terslerdi beni,o güldü ve indiğimde de bana gülerek “geçmiş olsun,iyi günler” dedi.
Herşeye rağmen bu şehir güzel,cıvıl cıvıl,bavul karmaşası nedeniyle henüz adımlayamasam da ,otobüs manzarasıyla bile içini açıyor insanın.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder